Antalya Turizm Fuarda Yine Yoksunuz Belediye Başkanı-Yılmaz Parlar

  Antalya Turizm  Fuarda Yine Yoksunuz Belediye Başkanı

Antalya Turizm Fuarı, Selçuk Meral’ın Kurucusu olduğu GM Center tarafından 26-27 Ekim 2023 tarihleri arasında 5.ncisi düzenlendİ.

Ancak gözler yeterli protokolun katılımını göremedi. 





Sürekli olarak düzenlenen ticaret fuarlarının şehirlerin markaları üzerindeki etkisi yadsınamaz

Öncedende yazdığımız gibi Fuarlar, ülkenin ekonomik faaliyetinde çok önemli bir rol oynarlar.

Protokolun ilgisi yoğun olduğu takdirde fuara çok daha değer katar.

Şehri, Güçlendirme. Ekonomik canlılık. Sosyal ilerleme. Çevresel sürdürülebilirlik. Bu dört ilke sertifikasına, turizmin alternatifi fuarlar, kongreler rehberlik eder. 

26-27 Ekim 2023 tarihleri arasında gerçekleşen ve çok başarılı  Antalya Turizm Fuarın açılış protokolunda Antalya Büyük Şehir Belediye Başkanı yok. Belediye Başkan yardımcıları yok. Antalya İlçe Belediye Başkanları yok. Büyük şehir Belediye Genel sekreter Yardımcısı  var. Ayrıca sektör içinden gelmesine rağmen, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy yok. Programda protokol konuşmalarında geldiği takdirde parantez içinde yazılı değilse teyit edilmiş algısını taşıyoruz.



Bu kadar mı önemsemiyorsunuz fuarı.. 

Bir yıl önceden, aylar önceden gerçekleşecek tarihi belli olan fuara zaman ayrılabilir düşüncesindeyiz. Çocuğunuzun nişanı ve Düğünü gibi görmelisiniz fuarları… Çocuğunuzu sevmiyorsanız zaten katılmazsınız, ne maddi nede manevi yardım yapmazsınız.

Fuarlar sayesinde şehirler ticaret merkezleri haline geldi ve dünyanın farklı şehirlerine pek çok zenginlik getirdi.

Fuarlar Kongreler, Turizm açısından, geçici ve kalıcı istihdam olanakları sağlar, kültür alışverişini teşvik eder ve barışı geliştirir.  

Neden Katılmazsınız?

Ticaret fuarları çok güçlü bir pazarlama ortamıdır. Binlerce uluslararası alıcı ve satıcıyı kısa sürede tek bir yerde bir araya getirmektedir.

En son trendleri ve yenilikleri sizlerinde şahsen görme fırsatınız, şansınız var. Akıllı şehir için istifade edecekleriniz var. Turizm oyuncularıyla bire bir görüşmeyle eksikleri, aksaklıkları, fırsatları görme şansına ve çalışmaları dahada verimli hale getirmeye yönelik avantajlarınız var.  

Aslında, turizm sadece belirli bir kişiyi istifade ettirmekle kalmaz, bütün bir topluluk sayısız avantaj elde eder.  

Başlangıç ​​olarak, çok sayıda ülke, turizmden çekici miktarda zenginlik yaratabileceğinden, dikkate değer ve inanılmaz turizm alanını tanıtmak için etkin bir şekilde çalışıyor. Bu fuarlarda Konaklama, Otelcilik, Seyahat, Teknoloji, İnsan Kaynakları, Taşeron, Ulaşım, Lojistik, Sağlık, Kongre, Toplantı, Etkinlik, Spor gibi turizmin temel direklerinden ortam sağlamaktadır. 


Turizm sektörü GSYİH kazançlarına önemli ölçüde katkıda bulunur, seyahat işlerinden elde edilen servet, alt yapı tesislerinin iyileştirilmesi için kullanılabilir ve bu da yaşam standartlarını yükseltebilecektir.

Benzer şekilde, yerel ürünler üne kavuşur, sonuç olarak, yerel toplumlar çarpıcı işlere sahip olurlar ve geçimlerini arttırırlar, ayrıca farklı kültür ve  geleneklere sahip insanlar arasında yaratılan ilişkiler önem kazanır.

Öte yandan, turizmin etkili sonuçları birey için son derece faydalıdır. Turizm sektörü çok sayıda işsizi barındırmaktadır, bu nedenle suç oranında azalma görülmektedir. Ayrıca, kişi etkili iletişim yollarını öğrenme fırsatı bulur, güven seviyelerini ve farklı dilleri öğrenmenin önemini anlama şanslarını arttırır.

Özetlemek gerekirse, turizm hem bir kişi hem de tüm toplum için gerçekten refah ve övgüye değer faydalar sağlar. Şehriniz için çok basitce özetlenen aslında çok fayda sağlıyan bu turizm alternatifi fuar kongrelere protokol olarak katılmanız daha da çok ilgiyi artırır İlçe, şehir dolayısıyla Ülke sosyal, ekonomik kültürel yararlar sağlar.

yilmazparlar@yahoo.com


ATA Parti Türk Devletleri Birliğini Kuracak-Yılmaz Parlar

 ATA Parti Türk Devletleri Birliğini Kuracak

ATA Parti Genel Başkanı Namık kemal Zeybek ile Türk Devletleri Birliğini kurma kararlılığı hakkında söyleşi gerçekleştirdik.



Türk Devletleri Birliği daha önceden konsey vardı. Teşkilat ismine dönüştü. Ben birçok toplantılarına katıldım. Herkese artan bir istekle aslında bir birlik istiyorlar. Siz bunu yapmak istiyorsunuz. Evet. Ve şu anda tabii yedi üye gibi gözüküyor. Dördü biliyorsunuz kurucu. Üçü de gözlemci olarak daha sonra Türkmenistan'da dahil olmuş oldu. Fakat siz 16  galiba değil mi? Türk devletini bir araya getirmek arzusu içerisindesiniz.?

“16 sayısı çoğalır da, şimdi şöyle söyleyelim. Aşk olmayınca meşk olmaz diye güzel bir söz vardır.

Yani bu işin çözülmesi için önce Türkiye'yi yönetenlerin gerçekten Türk Devletler Birliğine inanmaları lazım. Inanç şart.”

Evet. Bu çok önemli.

“Geçmişte ben bu konularla ilgili çalıştım

Kültür Bakanı olduğum dönemde… Kültür Bakanı oldum. Evet. O dönemde daha Sovyetler Birliği dağılmadan önce Sovyetler Birliği zamanında, Sovyetler Birliği'ne bağlı olan Türk cumhuriyetlerine ve Türk ülkelerine Ben gitdim. Azerbaycan’la ilişkileri başlattım. 1990 yılında yine o yıl Kazakistan’la, Kırgızistan’la, Türkmenistan’la ilişkileri başlattım. Anlaşmalar yaptım. Ben, yani bu iş için söylemlerden eyleme geçtim. 

Evet. O dönemde çok eleştiri aldım. Yani kendi partimin içinden bile beni eleştirenler oldu. Hatta bakanlardan eleştiren oldu. Niye gidip duruyorsun falan diye. Ne yazık ki. Yani isim, şimdi isim vermeyeyim.

Ben Anavatan’daydım, Anavatan, Bakanı beni eleştirdi. Bakanlar Kurulu'nda. Tabii ki beni eleştiren cevabını uygun şekilde alır. Ama eleştirdi.

Mecliste o zamanki sol partinin işte kendilerine sol diyen, ne solu yani. Sol, sağ diye bir şey yok da… Ama öyle diyen partinin sonradan kültür Bakanı olan milletvekili, Sayın Bakan, işte neden oralara gidip duruyorsunuz filan dedi.

Ama sonra ilk gittiği yer, Türkmenistan oldu. Çünkü ben Türkmenistan'la anlaşma yapmıştım.

Dolayısıyla, ben Bakan olsam ben gidecektim. Olmayınca yine bir milletvekili Sayın Bakan siz eski siyasi partinizin görüşlerinin tesiri altında beni MHP'li olduğumu ima ediyor eski. Niye Orta Asya Cumhuriyetlerine gidip duruyorsunuz? Bizi Turan maceralarına sürükleyeceksiniz. Yani çok cahilce sözler.. Bu ülkede yaygınlaşmıştır.

Ondan sonra ben de ona cevap verirken dedim ki değerli milletvekili tabii Bakanlar eleştirilere cevap veriyorlar mecliste. Ben de çoktandır, izinli olarak gidiyorum. Sizin için de problem yok demektir. Arkadaşımızın sosyalist olduğunu ima o da güldü, herkes de güldü. Alkışladılar filan. Ama şu, Bakanken başlattım bu işi..

Sonra bakanlıktan ayrılıp yani Anavatan’da liberaller kazanınca ben ayrıldım. Çünkü Anavatan Koalisyon'du. Ben milliyetçilerin temsilcisiydim. Liberaller vardı. Muhafazakarlar vardı..

Dolayısıyla liberal bir arkadaşımız Mesut Yılmaz kazanınca ben onunla yürüyemeyeceğim, görüşüyle ayrıldım. Efendim ondan sonra o dönem Başbakan olan Süleyman Demirel'in davetiyle ve adını da ben koydum. Beni dedim Büyük Elçi yapın. Başdanışman yapın.

Türk devletlerinin koordinasyonuyla ilgili görevlendirin. Yaz getir imzalayacağım dedi..

Yazdım kendime Bakanlar üstü yetki verdim. İmzaladı ve Bakanlar üstü görev yaptım. 1992 ve 1993 İki yıl Türkiye fırtına gibi esti. Yapılacak ne varsa ne mümkünse yaptık. Ne iş, uzun iş, anlatırım… Ama ne varsa ve ne mümkünse yaptım.

Sonra Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı olunca tabii Cumhurbaşkanlığı o zamanlar yetkileri yoktu. Başbakan olan Tansu Çiller'in de, Türk cumhuriyetleri ve Türk dünyası ve Türklükle ilgisi yoktur.

Dolayısıyla o dönemde Batı Türkiye'nin önüne bir Avrupa Birliği'ne giriş süreci havucu koydu. Ve Türkiye 1994 den başlayarak Türk Cumhuriyetlerine sırtını döndü…

Orada büyük bir düş kırıklığına yol açıldı. Sonra gelen iktidarlar döneminde de Türk cumhuriyetlerle ilişkiler sıradanlaştı. Bir amaca yönelik değil. Sıradan. Yani Mozanbik’le, şununla bununla neyse işte Türk cumhuriyetlerinde de o…

Fakat bu arada Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Bey orada Türk cumhuriyetlerinde Türklük bilincinde yöneticiler birlik bilincinde yöneticiler oldu..

Bunlardan birincisi de Nursultan Nazarbayev’dir . Kazakistan eski cumhurbaşkanı. Şimdi de Tonguç Elbasıdır.. Tonguç Başkan ve ikinci başkan diye hala bir rütbesi olan kişi. Belli yetkililerde olan kişi. 2009 yılında bizim başlattığımız yani Süleyman Demirel döneminde başlattığımız, Türk Cumhurbaşkanları zirve. Doruk Toplantısı'nda bir teklifle geldi.

Teklif Türk'ü devletleri Konseyi kuralım şeklindeydi. Ayrıntısı bu konseyin İstanbul'da bir genel sekreterliği olsun.

Azerbaycan'da bir ortak parlamentosu olsun, Kazakistan'da da bir ortak, Bilim Akademisi olsun. Ben orada kurdum dedi. Onu da buraya veriyorum dedi ve gerçekten Bilim Akademisi hala oraya bağımlı. Böylece o dönem Türkiye'nin Cumhurbaşkanı olan Abdullah Gül, Abdullah Gül'ün, Recep Tayyip Erdoğan çizgisinden bir farkı vardır. Ikisi de İslamcı olmakla birlikte biri milli görüş çizgisinden olduğu için ümmetçilik tarafı. Çok baskındır. Abdullah Gül ise büyük doğu çizgisinden geldiği için onlar da birazcık Türklük de vardır..”

Şeklinde ATA Parti Genel Başkanı Namık kemal Zeybek geniş bir ufuk turu attırdı. Konsey ve Teşkilat gibi  zayıf birleşimler değil ekonomi ağırlıklı Türk Devletler Birliğini kuracağız..Dedi

yilmazparlar@yahoo.com

Kredi Maliyeti Neden Yüksek-Yılmaz Parlar

 Kredi Maliyeti Neden Yüksek

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurul  Başkanı Şekip Avdagiç 10 Ağustos 2023 Perşembe günü gerçekleşen İTO Meclis Toplantısında kredi maliyeti’nin yükselmesi hakkında; “Bazı bankaların, ağırlıklı özel bankaların, faizlerdeki artışa ilave olarak ticari kredilerde komisyon, vadesiz mevduat tutma şartı gibi dolaylı maliyetlerle krediyi anons edilenden daha pahalı hale getirdiklerini görüyoruz” dedi

İTO Başkanı Şekip Avdagiç’den bazı ana başlıklar;



Hazine ve Maliye Bakanımız 1.5-2 ay içinde finansmana erişim konusunda önemli, olumlu somut adımlar atılacağıyla ilgili bize bilgi verdi

Türkiye’nin kredi temerrüt riskini ifade eden CDS puanının Eylül 2021’den bu yana ilk kez 400 seviyesinin altına gelmesinin de önemli bir gösterge



Merkez Bankası’nın sadeleştirme adımlarıyla, kredi mekanizmasındaki tıkanıklığın ve finansmana erişimdeki zorlukların aşılması yönünde işaretler alınmaya başladığını

Enflasyonla mücadelenin başlatıldığı bu süreçte uygulanacak para ve maliye politikasının, üretim-istihdam-ihracat sacayağı ile uyumunun önem taşıması.

Enflasyonla mücadelede “gıda” başlığının üzerinde özellikle ve hassasiyetle durulması gerektiği.



Merkez Bankası’nın sadeleştirme adımlarıyla, kredi mekanizmasındaki tıkanıklığın ve finansmana erişimdeki zorlukların aşılması yönünde işaretler alınmaya başladı.

İTO Başkanı Şekip Avdagiç’, Ağırlıklı özel bankaların, faizlerdeki artışa ilave olarak ticari kredilerde komisyon, vadesiz mevduat tutma şartı gibi dolaylı maliyetlerle krediyi yüksetmesi üzerine piyasanın işleyişini bozan bu türden suistimallere fırsat verilmemesi ve hızla caydırıcı tedbirlere başvurulması gerektiğini aktardı. “Finansman konusunda ifade etmem gerekir ki arzu ettiğimiz noktada değiliz. Ankara’daki toplantıda Hazine ve Maliye Bakanımız 1.5-2 ay içinde finansmana erişim konusunda önemli, olumlu somut adımlar atılacağıyla ilgili bize bilgi verdi, bunu heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyoruz.”dedi

Merkez Bankası’nın sadeleştirme adımlarıyla, kredi mekanizmasındaki tıkanıklığın ve finansmana erişimdeki zorlukların aşılması yönünde işaretler alınmaya başladığını ve  gelişmeyi önemli bulduklarını belirten Avdagiç, bununla birlikte bazı bankaların kredi maliyetini aşırı pahalı hale getiren uygulamalara yöneldiklerini ilgili makamlara ilrtdiklerini dile getirdi



Hükümetin enflasyonla mücadeleyi öne alan, ihracat ve üretimi destekleyen yaklaşımının, reel sektörün beklentileri ile örtüştüğünü söylyen Avdagiç, “Biz de bu iki hususun birlikte götürülmesini arzu ettiğimizi dile getirdik. Ama aynı zamanda şu anda çok yoğun şekilde yaşadığımız finansmana erişim başta olmak üzere beklentilerimizi ekonomi yönetimi ile paylaştık. Finansman konusunda ifade etmem gerekir ki arzu ettiğimiz noktada değiliz. Ankara’daki toplantıda Hazine ve Maliye Bakanımız 1.5-2 ay içinde finansmana erişim konusunda önemli, olumlu somut adımlar atılacağıyla ilgili bize bilgi verdi, bunu heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyoruz.”ifadelerini kullandı.

Türkiye ekonomisinin önemli bir dönüm noktasında olduğunu, bu dönemde enflasyonla mücadeleyi, tüm ülke olarak topyekün şekilde sürdürmek gerektiğini vurgulayan Başkan Avdagiç"Bu mücadelede kısa dönemli olarak elbette bazı sıkıntılar yaşanacaktır. Ancak kararlı, etkili ve doğru yöntemlerle verilen bir mücadele, başarının temel anahtarı olacaktır.

Şok tedbirler uygularken, -zaman zaman bunlara ihtiyaç olabilir- olası yan etkileri dikkatle izlemeli ve gereken tedbirleri süratle alma yoluna gitmeliyiz" sözlerine TCMB’nin gerek enflasyonla mücadeleye yönelik sergilediği kararlılığın, gerekse de faiz politikasındaki rasyonel tutumunun uluslararası finans çevrelerinde de karşılık bulmasının memnuniyet verici olduğunu ilave etdi

CDS puanının Eylül 2021’den bu yana ilk kez 400 seviyesinin altına gelmesinin de önemli bir gösterge olduğunu, CDS’in gerilemesinin yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yönelik risk algılarını ve dış borçlanma maliyetini önemli ölçüde aşağı çekeceğini, söyleyen Başkan Avdagiç"Umuyoruz ki, kısa sürede yabancı yatırımcı girişlerinde bir hızlanma göreceğiz" dedi.



Avdagiç, enflasyonla mücadelede Gıda başlığının üzerinde özellikle ve hassasiyetle durulması gerekçe olarakda Dünyanın 10 büyük tarım üreticisinden biri olan Türkiye'nin bu seviyedeki gıda enflasyonunu hak etmediğini, Bu sorunun süratle masaya yatırılması, gıda enflasyonunu besleyen unsurların acilen kaldırılması zaruriyetini bildirirken  “İTO olarak temmuz ayındaki gıda enflasyonunu yüzde 8.61 olarak ölçtük. Oysa temmuz, geleneksel olarak meyve-sebzedeki yaz ucuzluğunun etkisiyle enflasyonun eksi olarak kayıtlara geçtiği bir aydır. Yazın ortasında yüzde 10’lara yaklaşan gıda enflasyonunu tetikleyen unsurları analiz edip gerekli önlemleri almak durumundayız." Şeklinde önlem alınmasına dikkat çrkdi

Gıdanın dünya genelinde ‘stratejik’ sektör olarak tanımlandığını, savunma sanayisinin bile önünde görüldüğünü kaydeden Şekib Avdagiç, "Yapılan araştırmalara göre Türk çiftçisinin yaş ortalaması 55’e yükseldi. Böyle gidersek, bu nesil, tarım üretimi yapan neredeyse son nesil olacak. Tarımda genç kalmadı; bu gerçekten sürdürülebilir bir durum değil. Dolayısıyla hiç zaman kaybetmeden, çiftçiliği ve tarımı gençlerimizin gündemine sokmalıyız. Gençlerimizi, çiftçilerimizi toprakla barıştırmalı, kentten köye göçün yolunu açmalıyız. Türkiye mevcut yapılanlara ilave olarak, bugünden tarım için daha güçlü bir kurgu ve strateji yaparsa, uzun yıllar bunun karşılığını alacaktır. Buna kesinlikle inanıyoruz" dedi

Toplantı Üyelerin Komiteleri hakkında isteklerini, sorunlarını açıklamasıyla devam etdi. Başkan Avdagiç üyelerin sorunlarına açıklık getirdi birer birer cevapladı.

yilmazparlar@yahoo.com


3.Kıtalararası İşbirliği Zirvesi, Türkiye –Afrika-Yılmaz Parlar

  3.Kıtalararası İşbirliği Zirvesi, Türkiye –Afrika

Türkiye ile Afrika ülkeleri arasında iş birliklerini geliştirmek ve ekonomik fırsatları değerlendirmek üzere 29-30 Nisan 2023 tarihlerinde Türkiye –Afrika arasında Haliç Kongre merkezinde 3.Kıtalararası İşbirliği Zirvesi gerçekleştirildi.



Dünyanın birçok coğrafyasında başarılı işlere imza atan Türk müteahhitleri, bugüne kadar yaklaşık 77 milyar dolardan fazla  1.700 yakın projeyle Afrika'nın kalkınmasına önemli katkı sağlamıştır. 



Tüm bu bilgilerin ışığında, Türkiye-Afrika ilişkilerinin ivme kazandığını gözlemliyen, HBS Mimarlık ve HBS Uluslararası Organizasyon’u KOSGEB ve Ticaret Bakanlığı destekli olarak zirve gerçekleştirdi.



16 Afrika ülkesinden etkin alım heyetleri zirveye katılarak (B2B) görüşmeleri gerçekleştirildi. 

Türkiye’den 25 farklı sektörde faaliyet gösteren üreticiler zirveye katılım sağladılar.



Açılış Konuşmaları sonrasında İstanbul Ticaret Üniversitesinden Prof. Dr. Murat Kasımoğlu moderatörlüğünde bir panel düzenlendi.



İhracat hedefleri planlarken, Afrika kıtası her zaman listenin başında gelmesi gerektiği vurgulandı. Dünya nüfusunun % 20 nin Afrika’da yaşadığı zirvede söylendi. Takriben Afrika’da rakamsal 1,3 milyar insan yaşadığı ve kısa sürede 1,7 milyara ulaşacağı öngürülmektedir.

30  milyara yakın ihracatımız mevcut hedef hacmi  50 milyar dolara, daha sonra 75 milyar dolara taşımaktır.  



Gelişmekte olan Pazar özellikleri büyümeyi hızlandırması ve her şeyi kapsayan ekonomik refahı desteklemesi  için en büyük fırsatı sunmasıdır. Afrika’nın ekonomik potansiyeli gün geçtikçe artış gösteriyor. Afrika, dünyanın en hızlı büyüyen on ülkesinin çoğuna ev sahipliği yapıyor.



Enerjiden tarıma, sağlıktan bankacılık sistemine, inovasyona kadar birçok alanda karşılıklı yatırım fırsatları bir şekilde günden güne güçleniyor. Bugün Afrika'da havalimanlarından- limanlara, kamu binalarından- yollara, tünellere kadar birçok yatırımın altında Türk müteahhitlerinin imzası var. 

Pandemi salgınında tıbbi teçhizat ve malzeme desteğinde bulunduğumuz devletlerin arasında 44 Afrika ülkeside mevcut



Kaliteli altyapı ve dijitalleşme konusunda yapılan faaliyetler yatırım ve ticaret alanında Afrika'yı cazip hale getiriyor. Yeşil ekonomiye geçiş, imalat, ulaşım, lojistik, eğitim, sağlık, inşaat ve medikal turizm gibi pek çok farklı sektörde yatırım fırsatı var. 

Bunları değerlendirme adına yapılan 3. Kıtalararası zirve fayda sağladığı gibi çok girişimcinin önünü açan ilham verici oldu.

yilmazparlar@yahoo.com

Hırdavat Ekonominin Büyük Ölçüde Temelidir-Yılmaz Parlar

 


Hırdavat Ekonominin Büyük Ölçüde Temelidir

Misyonu Avrupa İş insanları ile Türkiye İş insanları arasında köprü kurmak, Türkiye’ye yabancı yatırımcı sağlamak olan Avrupa Ekonomi Senatosu Türkiye-Orta Doğu Başkanı Iraj Alipour, Yalova’da Hırdavat Sektörün ilk başlarında olan, İçin Hırdavat ile bir araya geldi.





Toplantıda, 60 bin kalemden fazla ürün çeşitliliğiyle tersanelere ve müteahhitlere tedarikçi firma olarak hizmet veren, İçin Hırdavat Grubu Yönetim Kurul Başkanı Ahmet Murat İçin, Yönetim Kurul üyelerinden Betül İçin, Avrupa Ekonomik Senatosu Türkiye -Orta Doğu Başkan yardımcısı Yılmaz Parlar, Başkan Danışmanı Musa Soysal, Grup Avukatı İsmail Erbaş hazır bulundular.



Toplantı ardından Yalova İş İnsanları ile buluşma vesilesiyle, Yalova Garden Inn Hilton Hotelde iftar yemeğine geçildi. İçin Hırdavat Grubun ev sahipliğinde gerçekleşen iftar yemeğinde, İçin Hırdavat Grubu Yönetim Kurul üyesi Betül İçin firması hakkında bilgi paylaştı. Avrupa Ekonomi Senatosu Türkiye-Orta Doğu Başkanı Iraj Alipour, Avrupa Ekonomi Senatosu hakkında bilgileriyle birlikte, Türkiye sevdalısı olarak hedeflerini açıkladı.



Avrupa Ekonomi Senatosu EES, 1 milyondan fazla ortak girişimde olan network ağının merkezinde. Avrupa Birliği’nin karar verici kurumlarının ve yasa yapıcılarının başkanları, bürokratları ve diplomatlarıyla da çok yakın ilişki içerisinde. Avrupa Ekonomi Senatosu Türkiye-Orta Doğu Başkanı Iraj Alipour  Avrupa Ekonomi Senatosu hakkında verdiği bilgilere göre (European Economic Senate-EES)’in Yönetim Merkezi Münih.



Genel Başkan Dr. Ingo Friedrich. (Dr. Ingo Friedrich, 1979-2009 arasında tam otuz yıl Avrupa Parlamentosu’nda senatörlük yaptı. 2007-2014 döneminde de Parlamento Başkan Yardımcılığı’nı yürütdü.) Avrupa Parlamentosu’nda 49 Senatör var. Avrupa Konseyi’nin 2014-2019 döneminde Başkanı olan, Jean-Claude Juncker’de seçkin üyeler arasında 

Almanya, Avusturya, İsviçre, Çek Cumhuriyeti gibi farklı ülkelerin, Avrupa Parlamentosu’na seçilmiş üyeleri de üyeler arasında. 

Microsoft Almanya, Audi, Almanya Telekom, UBS Almanya, Deutsche Bank gibi Dünya çapında şirketlerin Başkan ve CEO’ları da Avrupa Ekonomi Senatosu’nun üyeleri.



Hırdavat malzemeleri çok geniş bir ürün yelpazesine sahiptir. Başlıca bu ürünün kullanıldığı kategoriler; ağaç, metal işleme, ağaç kesim motorları, aksesuarlar - yedek parçalar, akü şarj - akü takviye cihazları, akülü aletler, bahçe - tarım aletleri, boru işleme malzemeleri, boya tabancaları - sistemleri ve benzeri gibi ürünleri kapsamaktadır.

İçin Hırdavat Grubuda 60 Bin kalem ürüne sahip. 1990 yılından günümüze kadar 33 yıllık başarı tecrübeleriyle 4500 m2 kapalı alan, 12500 m2 açık alan olmak üzere toplamda 17000 m2 alanda faaliyet göstererek ekonomiye hizmet vermektedir. 



Hırdavat çok sektöre hitap etdiğinden yelpazesi altında her firmaya ulaşmak mümkün olduğundan İş potansiyeli inanılmaz yüksektir. Bu nedenle başlangıç noktası olan  bu özel toplantı, yerinde olarak çok önemli ve çok değerli olmuştur.


yilmazparlar@yahoo.com


Avrupa Ekonomik Senatosu’ndan Yalova Valisine Takdir-Yılmaz Parlar

 Avrupa Ekonomik Senatosu’ndan Yalova Valisine Takdir

Bilgisinin ışığında icraatların evrenselliğiyle işaretlenen Yalova’nın büyük vatandaşı Vali Muammer Erol’a Başkanlığını Dr. Ingo Friedrich’ın yaptığı, Avrupa Ekonomik Senatosu’ndan başarı plaketi sunuldu. Avrupa Ekonomik Senatosu Türkiye-Orta Doğu Başkanı Iraj Alipour, başarılarından dolayı Yalova Valisi Muammer Erol’a Avrupa Ekonomik Senatosu takdir plaketini, Valilik makamında takdim etti.



Vali Muammer Erol, doğal zenginlikleri olan, Yalova ilinin, ekonomik gelişmesine yönelik, tarımsal ve sanayi üretim kaynakların verimliliğini teşkil eden fizibilite çalışmalara dayanarak hayata geçirilmesinde büyük pay sahibi 

Ekonomiye ilham veren çalışmaları ve Avrupa Ekonomik Senatosuna yansımalarından dolayı, Vali Muammer Erol’a layık görülen plaket sunumunda; Avrupa Ekonomik Senatosu Türkiye -Orta Doğu Başkan yardımcısı Yılmaz Parlar, Başkan Danışmanı Musa Soysal, Grup Avukatı İsmail Erbaş hazır bulundular.



Yalova Valisi Muammer Erol, çarpıcı bir zekayla oluşturduğu güçlü bir kadroya sahip, sağlam adımlarıyla şehrine hakim komuta sahibi, herkesi hemen etkiliyen yapıya sahip.

Göreve başlama süresinden bu zamana kadar olumlu iz bırakan, aldığı meşaleyi daha parlak hale getiren, Yalova vatandaşları tarafından sevilen seçkin Vali Erol, şehrine o kadar yakın ki, vatandaşı olduğu iddia ediliyor. 

Günümüzde her Türk vatandaşın yüreğinde derin yaralar açan Güney Anadolu Depremin güncelliğini koruduğu şu günlerimizde, yeri gelmişken, Deprem ve diğer afet risklerine karşı Yalova şehrini hazırlayan risk yönetim proje çalışmaları yürüten valilerimizden biri Vali Muammer Erol. 

Şehirler için çok önemli görevlere sahip olan, doğrudan devlete bağlı, devlet çalışanı olan valiler, başda olmak üzere; bütçeyi detaylı bir şekilde hazırlamak titizlikle uygulamaktan tutunda, devlet adına, tüm devlete ait olan kurum ve kuruluşların il bazında denetimini yapmaya, kolluk kuvvetlerine emir ve direktifler vererek suç işlenmesini önleyerek, kamu düzenini ve huzurunu sağlamaya, il halkının ortak ihtiyaçlarını belirleyerek bunları gidermeye yönelik çalışmalar yapmak ve özel idaresini denetlemeye kadar pek çok yükümlüklerle çalışan değerlerimizdir.

Yalova Valisi Muammer Erol’un, hız kesmeden soluksuz çalışmaları ve takdire şayan başarıların yansımaları bu nedenle sınırları aşmış Avrupa Ekonomik Senatosunun dikkatini çekmiştir.

yilmazparlar@yahoo.com

Balıkesir’e Elçilerden Konsoloslardan İlgi-Yılmaz Parlar Haberi

 


Balıkesir’e Elçilerden Konsoloslardan İlgi

Balıkesir Uluslararası Kahvaltı Festivali

Gastronomi Diplomasi dahil, ilişkileri, ticaret ve turizm hareketlerini güçlendirmesinde önemli rol oynar. 

Gastronomi Ülkelerin sahip oldukları mutfak kültürleri aracılığıyla, kültürlerarası etkileşim sağlıyarak ve böylece olumlu ülke imajı yaratmayı ve ticari ilişkileri geliştirmeyi amaçlar. 



Uluslararası Sağlık Derneği Genel Başkanı Dr. Fulya Sağlık her zaman Elçilerin, Konsolosların  eşlerine zaman zaman Büyük şefler ile zaman zaman kişisel Türk Mutfağı tanıtmaya kendini adamış bir kişi. Başkan Fulya Sağlık  Pek çok Turizm fuara Elçileri Konsolosları bilinçli bir organizasyonla katılımlarını sağlıyarak büyül ölçüde iş hacmi yaratan bir turizm gönüllüsü adeta Turizm elçimiz.

Balıkesir Uluslarrası Kahvaltı Festivalinede; İsviçre Büyükelçisi Mr.Jean-Daniel Ruch ve Eşi Mrs. Marie Girod Ruch, Malta Büyükelçisi Dr.Theresa Cutajar, Letonya Büyükelçisi Peteris Vaivars ve Eşi Mrs Rina Okumura Vaivara, Moğolistan Büyükelçisi Munkhbayar Gombosuren ve Eşi Mrs.Uyanga Ganboid, Arnavutluk Büyükelçisi Kastriot ROBO ve Eşi Mrs.Teuta Robo, Hırvatistan Büyükelçisi Hrvoje Cvitanovic, Bosna Hersek Müsteşar Mrs.Dragana Andelic ve Eşi Mr.Branislav Andelic, Hollanda İstanbul Başkonsolosu Arjen Uijterlinde ve Eşi Josine Vonhoff,gibi isimlerin katılımını sağlıyarak gerek Balıkesir mutfağını, Gastronomisini gerekse Turizmini mükemmel şekilde tanıtdı. Yabancı medyada haberlerin çıkmasına rol oynadı. 



Ülkeler içinde turizmin yoğun gelişimi, ulusal ekonomileri önemli ölçüde etkileyebilir. Turizmin gelişimi, farklı küresel eğilimlerin ilerlemesine bağlıdır ve gastronomiye odaklanma bu eğilimlerden biri olarak değer olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu noktadan hareketle gastronomi, ekonomik sektör olarak turizmin genel gelişimini etkilemek için etkin bir şekilde kullanılabilecek turizm alanının özel bir bölümü olarak belirleyicidir.

Turizm ve tüketim, turistlerin gıda tatları ile belirli yerler arasındaki güçlü ilişkilere ve bağlantılara dayanır.

Bu nedenle tur operatörleri, bölgesel lezzet ve tatların yanı sıra kültürler ve yerlerle olan ilişkileri teşvik etmek için gastronomiye odaklanmalıdır.

Sonuç olarak, ünlü mutfakların menşei olduğu ülkelerde bulunan restoranlar, turistlerin uğrak yeri haline gelebilmektedir.

yilmazparlar@yahoo.com